Güncel HaberlerMakaleler

ALİ CANDAN: KOMİSYON KARARIYLA SÜREÇ İKİNCİ AŞAMAYA GEÇTİ


Türkiye’de, Ortadoğu ve Kürdistan’da ışık hızında pozitif gelişmeler yaşanıyor. Sayın Devlet Bahçeli’nin salı günü grup toplantısında yaptığı konuşmada “Sürecin karşı taraftaki en önemli aktörünü dinlemeye meclis komisyonu gitmeyecekse alırım yanıma üç arkadaşımı ben giderim” diyerek Türkiye’de Hükümeti ve Komisyonu harekete geçirici rolünü en doğru şekilde oynadı. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’da İmralı’ya gidilmesi gerektiğini ve Partisinin olumlu kararını açıkladı. Tüm gözler Ana muhalefet Partisi CHP’nin üzerine çevrildi. CHP kısa sürede kendisini tanıyan ve kodlarını çözen hiç kimseyi şaşırtmadı.

 

Dün CHP Meclis Çözüm Komisyonunun İmralı’ya gitmeyi oylayacağı toplantıya katıldı ve komisyonu oylama yapılacağı anda terk ederek İmralı’ya gitmeyeceğini açıkladı. Muhalefetin ömrü iktidarı eleştirmekle geçer. Oysa şans hep algıları açık ve her açıdan hazırlıklı olana güler. Bu açıklamasıyla; sözüm ona yeni, yenilenen ve yeni yönetimiyle Türkiye halklarında sahte bir demokrasi, hukuk, eşitlik, özgürlük ve barış umudu ve beklentisi yaratmış olan CHP, aslına rücu etmiş oldu. Aslına dönen CHP, dün komisyonu terk etmekle, Türkiye’nin 1930’lardaki ırkçı, kafatasçı zihniyetini koruduğunu gösterdi. 

 

Bu zihniyet öyle bir zihniyet ki, hâkim olduğu Cumhuriyetin ilk ve genç döneminde, gönderdiği memurlarıyla milyonlarca yurttaşının kafatası ve çene yapısını cetvelle ölçerek saf Türk ırkına uyumlu olup olmadıklarını araştırmıştı. Dersimde Mustafa Kemal ve İsmet İnönü’nün emriyle General Alpdoğan’a Hitler Almanya’sında gizli satın alma yoluyla tedarik ederek aldıkları gazları gönderip Dersim’lilerin tamamını mağaralara doldurup  yakma emrini vermiş ve bu emri vahşice uygulamıştır. Sonradan Atatürk’ün bundan haberi yoktu yalanları ile bu barbar gerçeği saklamışlardı. Türkiye Cumhuriyeti eski Dişişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil bu yapılanları tüm çıplaklığıyla yazdığı anılarında anlatmıştır.

 

CHP, bir asırlık Cumhuriyet tarihi boyunca sol maske takarak aslında en değme sağcı ve en faşist partiden daha sağcı, ırkçı bir parti olan gerçek yüzünü bugüne kadar hep maskelemiş ve gizlemiştir. CHP’ye has bel kader geçici bir süre lider olan Altan Öymen dışında kurucu liderinden günümüzdeki tartışmalı lideri Özgür Özel’e kadar olan tüm liderleri yaşadıkları dönemdeki en sağcı, en ırkçı liderler olarak rol oynadılar. Günümüz CHP yönetimi ulusalcı, ergenekoncu devşirmelerin baba ocağıdır. Özgür Özel gibi biraz liberal eğilimi olan bir lider bunlar için enterne edilmesi gereken biridir. Nitekim dün aldıkları kararla Özgür Özeli de elediler ve etkisizleştirdiler. 

 

Meclis komisyonu CHP’siz İmralı’ya gitme kararı aldı ve böylece süreç ikinci aşamaya geçti. Şimdi Türkiye İmralı’ya gidecek komisyona kilitlenmiş, Rojava Suriye ile askeri ve yönetimsel olarak Ademi Merkeziyetçi bir entegrasyona yönelmiş durumda. Tam da bu arada Duhok’ta düzenlenen Ortadoğu Barış ve Güvenlik Forumu (MEPS2025) kapsamındaki konferansa SDG Genel Komutanı General Mazlum Abdi ve Rojava Diş ilişkiler Ofisi Başkanı İlhan Ahmed katıldı. General Mazlum Abdi, Forumda ki, yerli ve yabacı tüm katılımcılar tarafından tıpkı bir film yıldız gibi büyük bir coşku ve heyecan ile ayakta karşılandı. Forumda böylesi tarihi an ve görüntüler yaşandı. 

 

General Mazlum; yaptığı konuşmada, “Uluslararası topluma, Şara’ya tanıdığınız çok önemli fırsat ve şansı bize de tanıyın. Bölge, komşu devletler ve Türkiye’ye biz ne dün ne bugün ve ne de yarın size tehdit değildik, değiliz ve olmayız. Tersine barış, istikrar ve sükûnet kaynağıyız. Geçici Suriye Hükümeti ve Başkan’ı Şara’ya sana verilen şansı iyi kullan ve bil ki; bir daha Suriye asla merkezi bir devlet olamaz. Ademi merkeziyetçi bir Suriye’de herkes hakkını alacak. Suriye Hükümeti ile görüşmeler devam ediyor. Sorunlar var. İlerleme ağır ama süreç yürüyor. Anlaşmalar sözlü olmaktan çıkıp yazılı bir metne bağlanacak. 

 

Mazlum Kobani; “DSG Suriye Ordusuna entegre olacak. Kuzey’de Başkan Apo’nun başlattığı barış süreci sadece Türkiye ve Kürt halkına değil tüm Ortadoğu halklarına, Rojava ve Güney’e de barış getirdi. Barış ve Çözüm Sürecini destekliyoruz. Bu konuda elimizden ne gelirse yapmaya hazırız. Kürt halkına; on beş yıldır Güney tüm siyasi partileriyle bize destek verdi. Biz bunu Başkan Barzani şahsında algılıyor ve teşekkür ediyoruz. Ekonomik kalkınma için tüm Kürtlerden destek bekliyoruz” dedi. İlhan Ahmet’te Forumdaki Panele konuşmacı olarak katıldı. Suriye Hükümeti ile Ademi Merkeziyetçi noktada var olan anlaşmazlık ve Kadınların Suriye’deki durumunu değerlendirdi. 

 

Bu yıl, Duhok’taki Konferansın ruhunda Öcalan ve Mele Mustafa Barzani vardı. Her ikisinin de fiziken o koltuklarda olmamalarının hiçbir kıymeti harbiyesi yok. Öcalan ve General Barzani’nin öğrenci ve ardılları, General Mazlum, İlhan Ahmed, Mesrur Barzani, Neçirvan Barzani ve diğer takipçileri bu iki büyük Kürt lideri adına protokol koltuklarında ve mikrofonda ölümsüz lider Barzani ve Kürtlerin yeniden diriliş ve barışının lideri Öcalan’ı ayrımsız hep birlikte ayakta alkışlayarak temsil ediyorlardı. İşte bu Kürt birliği ve diplomasi gücünün tüm bölgeye ve dünya uluslararası sistemine güçlü bir şekilde gösterilmesiydi.

 

Bu tabloyu partici bir tarafgirlikle ele almak, tartışma, çekişme konusu olarak işlemek bu birliğe istemeyerek bile olsa gölge düşürmektir. Kürt birliğine katkıda bulunamayanlar hiç olmazsa ‘gölge etmesinler yeter’ demek gerekiyor. Ancak Kürtlerin düşmanları bu tablo karşısında Kürtler arası nifak tohumları ekmek ister. Öcalan ve Başkan Mesut Barzani bugün milyonlarca Kürdün gönlünde yer edinmiş hala hayatta olan ve yaşayan iki büyük Kürt lideridir. Duhok Formu, hiç kimsenin bu iki lideri karşı karşıya getiremeyeceğini dosta ve düşmana gösterdi. Kürtler arası, Kardeşlik, birlik ve dayanışmayı geliştirdi. Yine Forum’a Türkiye’den Ahmet Davutoğlu, kimi AKP ve DTP Milletvekilleri ve Türkiye Büyükelçisinin katılımıyla Kürt Türk ittifakının gelişmesinde de katalizör rolü oynadı. 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir