İnsanlar ilk çağlardan beri yaşamın doğal akışı içinde hep bilinmez olay ve olgularla sık sık karşılaşmışlardır. İnsanlar yaşamın bilinmezlerini ortaya çıkartmak için sürekli bir arayış ve çaba içinde olmuşlardır. Bu bilinmezlerin sırrına ulaşmak için insanların olay ve olguları daha detaylı ve sistemli bir şekilde bilgi edinme ihtiyacını, araştırmalar yaparak ortaya çıkartmıştır.
http://www.hakkindabilgi.biz/bilimsel-arastirmanin-birey-ve-toplum-hayatindakionemi-
nedir.html 01.05.2015).
Bilinmeyeni merak etmekle başlayan insan serüveni birçok aşamalardan geçerek günümüzde eğitimine ihtiyaç duyulan temel bilimlerden biri haline gelmiştir. Çocukluktan başlayarak her zaman bilerek hareket etmenin tavsiye edilmesinin sonucu olacak ki bugün hiçbir profesyonel şahıs ve kurum elinde yeterli ve güvenilir bilgi olmadan başarılı olmanın mümkün olamayacağının bilincindedir. Hiç kimde elinde bilimsel yöntemlerde elde edilmiş veriler olmadan geleceğe dair herhangi bir plan yapamaz ve herhangi bir adım atmamaktadır.
Değişik yöntemlerle yapılan bu araştırmalar zamanla bir sistematiğe oturarak kendi has özellikler oluşturarak günümüzde Bilimsel araştırma yöntemleri adı altında üniversitelerde, başta sosyoloji ile iktisadi ve idari bilimlerde temel bir ders olarak okutulmamaktadır. Bu derslerde hem nitel araştırmaların (sayısal olmayan) hem de nicel (sayısal) araştırmaların yapılması yöntemi detaylıca belirtilmiştir. Bu yöntem ve kuralların dışına çıkılması durumuna ‘araştırma etiği ihlali’ olarak tanımlanmıştır.
İlk zamanlarda araştırmalar bireysel olarak yapılıyordu. Daha sonraları bu araştırmalar kurumsal, kolektif yapılar tarafında yani okul, üniversite ve enstitülerce yapılmaya başlandı. Günümüzde ise araştırma ihtiyacının çoğalması sonucu özellikle işin veri toplama kısmı aracı kuruluşlara yaptırılmaya başlandı. Bunun sonucunda, amacı kar etmek olmayan sadece bilimsel verilerle toplumsal yarar sağlamaya çalışan üniversite, enstitü ve benzer kurum ve kuruluşlara hizmet veren araştırma şirketleri sürekli büyüdüler. Bu şirketler günümüzde ise tüm devlet kuruluşları, siyasi parti, büyük şirket ve holdinglere de hizmet veren bir sektör haline geldi.
Sonraki bölümlerde daha ayrıntılı olarak bilgi vereceğimiz araştırma sektörü daha çok ticari kuruluşlara hizmet sunan ‘Pazar Araştırma Şirketleri’ ile siyasal ve sosyal araştırmaları yapan Kamuoyu araştırma şirketleri şeklinde ayrışmaktalar. Türkiye’de araştırma sektörünün çok büyük kısmını Pazar araştırma şirketleri oluşturmasına rağmen kamuoyunda daha çok göz önünde olan ve bilinen kamuoyu araştırma şirketleridir. Bunun en büyük nedeni siyasi partiler için çalışıyor olmalarıdır.
Türkiye gündemine ilişkin yaptıkları çalışmalarla her gün televizyon ve gazetelerde yer alabiliyorlar. Türkiye’de televizyon programların katılımcıları gazeteci/yazar, akademisyen ve siyasetçilerdi. Özellikle son 10 yılda televizyon programlarının en vazgeçilmezleri arasında bu şirketleri sahipleri ve yöneticileri yer almaktadır. Günümüzde Türkiye kamuoyunun en temel unsurları haline geldiler. Televizyonların baş konuğu olarak fikirlerine en çok başvurulan kişi ve kurumlar oldular. Devletin en stratejik kurumlarına veri toplayıp birifing verirler. Tüm siyasi partilere hem veri hem de danışmanlık hizmeti sunarlar. 1-2 yıldır kendilerine daha önce hiç duymadığımız siyaset iletişim uzmanı veya siyaset iletişimcisi sıfatı verildi.
Peki, bu şirketler nasıl çalışırlar? İnsan kaynakları kimlerdir? İş paydaşları kim? İnsan kaynaklarının özellikleri nelerdir? Niçin ve kimin için çalışırlar? Kimin için çalıştıklarını neden söylemezler? Nasıl veri toplarlar? Veri sonuçlarını nasıl açıklıyorlar? Araştırma etiğine riayet ediyorlar mı? Veri topluyorlar mı? Bu şirketleri kim denetliyor? Sektör ile ilgili kuruluşlar ve çalışmaları nelerdir?
Bu çalışmada, daha önce İstanbul Arel Üniversitesinde 2015 yılında yaptığım yüksek lisans tezinde bilgi ihtiyacını karşılamak için araştırma şirketleri şeklinde örgütlenmiş, giderek gelişen, buna paralel olarak sorunları da büyüyen araştırma sektörünün özellikle de siyasal ve sosyal (kamuoyu) araştırmalarının gerçekleştiren kamuoyu araştırma şirketlerinin yapısı, Türkiye ve dünyadaki tarihsel gelişimleri, araştırma kuruluşları ve şirketlerinin sınıflandırılması, araştırma sektörü ile ilgili kuruşlar hakkında bilgiler ve sektörün sorunlarını hakkında bilgiler verilmeye çalışılacaktır.